Uzun yıllar yurt dışında işçi olarak çalıştıktan sonra Türkiye’ye dönen Mükremin Tercan, mutlu bir yuva kurmak isterken tüm birikiminden oldu. Güzelliğine kapıldığı E.B tarafında dolandırıldığını iddia eden Tercan “Maalesef çok sevdim ama dolandırıldım” dedi.
Nişanlandığı E. B.’ye 500 bin lira para ile baba yadigârı altınlarını veren Mükremin Tercan, çeyiz alması içinde nişanlısına her ay 3 bin 500 lira gönderdi. E. B.’nin FETÖ iltisakı nedeniyle kapatılan sendikada çalıştığını öğrenen Tercan; “Ne işin vardı o sendikada dememle birlikte beni terk etti. Bu da yetmiyormuş gibi 6 ay uzaklaştırma kararı aldırttı. Maalesef çok sevdim ama dolandırıldım” diyerek gözyaşlarına boğuldu.
Sabah Gazetesi’nde yer alan habere göre, Belçika’da işçi olarak çalışırken geçirdiği kaza sonrası emekli olan Mükremin Tercan, memleketi Kayseri’ye gelerek evlenmek istedi. Kayseri’nin en işlek caddesi olan Sivas Caddesinde gezdiği sırada gördüğü E. B.’ye ‘merhaba” diyen Tercan; “kusura bakmayın ama çok güzelsiniz” dedi. İkili arasında bir merhaba ile başlayan muhabbet nişan getirdi. Nişanlanan çift düğün öncesi ev eşyaları ve çeyiz hazırlıkları yaptı.
E. B.’nin çok sevdiğini ve ne dediyse yaptığını belirten Mükremin Tercan; “Eylül bana hiç evlenmediğini, hastalığı nedeniyle çocuğunun olmadığını ve felçli babasına baktığını söyledi. Bende her şeyi kabul ettim ve nişanlanmaya karar verdik. Kendi aramızda nişan yapıp yüzük taktık. O kadar çok seviyordum ki ne dediyse kabul ettim. Evin elektronik eşyaları da dahil A’dan Z’ye ne gerekiyorsa hepsini aldık. Bana evini dayattı döşetti, ayrıca iki de telefon aldırdı. Babamdan kalma yadigâr iki altınım vardı onları da verdim.
Daha sonra kredi kartı borçları için düzenli olarak her ay 3 bin 500 lira göndermemi istedi ve bu paraları da gönderdim. 20 bin Euro’dan fazla para harcadım. Hatta kadın hastalığından dolayı ameliyat olması gerekiyordu özel hastanede ameliyatını yaptırdım, kendimde refakatçisi oldum” diye konuştu.
“PARAYI GECİKTİRİNCE BENİ DÖVDÜ”
E. B.’nin iki yıl boyunca 3 bin 500 lira maaş yatırır gibi para gönderdiğini belirten Mükremin Tercan, “E. B. son zamanlarda parayı banka yerine elden teslim etmemi istedi. Bunun üzerine parayı elden vermeye başladım. Bir keresinde parayı geciktirdiğim için beni kendi aracımın içinde darp etti. Birçok yerimi çimdikleyip yaraladı. Onun sevgisinden o kadar kör olmuşum ki yaptıklarını görmüyordum bile” dedi.
“HİÇ EVLENMEDİM DEDİ, 2 EVLİLİĞİ 2 ÇOCUĞU VARMIŞ”
E. B.’nin nerede çalıştığını sorduğunda hep bir sendikada çalıştığını söylediğini belirten Mükremin Tercan akrabaların da tavsiyesi üzerine nişanlısı E. B.’yi araştırmaya başladı. E. B.’nin çalıştığı sendikanın 15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ iltisakı nedeniyle kapatıldığını öğrenen Mükremin Tercan; “E.’nin FETÖ’cü sendikada çalıştığını öğrenince daha da fazla araştırma yaptım. Bana hiç evlenmediğini söyleyen E.’nin meğer iki evliliği olmuş iki de çocuğu varmış.
Bana babama bakıyorum diyerek ilaç ve hasta bezleri aldırmıştı, babası ise 6 yıl önce ölmüş. Kendisine “FETÖ’cü sendikada mı çalıştın” dememle birlikte beni terk edip hakkımda uzaklaştırma kararı çıkarttı” diye konuştu.
“SENİ DÖVDÜRÜRÜM DİYE TEHDİT ETTİ”
E. B.’nin yalanlarının ortaya çıkmasının kendisini defalarca tehdit ettiğini belirten Mükremin Tercan,”Bu kadın benim 500 bin liramı dolandırdı. Sen eğer mahkemeye gidersen seni eniştemin arkadaşlarına dövdürtürüm diye beni ve ailemi tehdit etti. Öyle olunca ülkemizi terk etmek zorunda kaldık. Ailem şuan korkuyor ve Türkiye’ye gelemiyor. Bende hakkımı aramak için tekrar Türkiye’ye geldim. Beni dolandıran E. B. hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundum. Evlilik vaadiyle beni dolandırdı ve onun cezalandırılmasını istiyorum” dedi.
“DELİLLERİ YOK ETMEK İÇİN BANA TUZAK KURDU”
E. B.’nin kendisini dolandırdığına dair kanıtların cep telefonunda olduğunu belirten Mükremin Tercan; “Kendisinin yalanları ortaya çıktıktan sonra telefon açtı ve gel konuşalım dedi. Bende uzaklaştırma kararı olduğunu belirterek gelmeyeceğimi söyledim.
Sonra arabada buluşmaya karar verdik. Arabama geldi oturdu ve susadığını söyledi. Bana marketten su al dedi. Ben marketten su alıp geldiğimde araçtan inip kaçtığını gördüm. Nereye gidiyorsun dediğimde ‘sizinle konuşacağım bir şey yok’ dedi. Aracıma geri döndüğümde telefonumu ve paralarımı alıp götürmüş. Polise şikâyette bulundum. Gözaltına alınan E. B. ifadesinde “Onunla iki yıllık bir beraberliğimiz oldu. Telefonunda resimlerim ve kayıtlarım vardı, onları silmek için aldım” demiş. Açıkça suçunu itiraf etmesine rağmen hiçbir şey olmadı. Ben adaletin yerini bulmasını istiyorum” diye konuştu.
Kaynak: Sabah Gazetesi / Ali ALTUNDAŞ