Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the ad-inserter domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/iyilikveguzellik.com/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114
Kanser riskini menopoz değil ilerleyen yaş artırıyor

Kanser riskini menopoz değil ilerleyen yaş artırıyor

Bir kadının yumurtalıklarındaki işlev kaybı nedeniyle hiç adet görmediği dönem menopoz olarak adlandırılıyor. Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Dr. Cem Yalçınkaya, “Kadınlarda en sık karşılaşılan kanser türleri genellikle menopoz döneminde görülüyor ancak buradaki esas faktörün menopoz değil yaş olduğu unutulmamalı” dedi.

İSTANBUL (İGFA) –  Menopozun bir hastalık olmamasına karşın bazı rahatsızlıklara yol açabildiğini hatırlatan Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Dr. Cem Yalçınkaya, kadınlarda menopoz şikayetlerinin diyet planları, egzersiz programları ve çeşitli ilaçlar gibi destek tedavilerle ortadan kaldırılabildiğine dikkati çekti.

Tüm dünyada kadınlar arasında en sık görülen meme, akciğer ve kolon kanserlerine bu süreçte daha sık rastlandığını ifade eden Dr. Yalçınkaya, “Bu nedenle düzenli doktor kontrollerine menopoz döneminde de devam edilmesi erken tanı ve tedavi için çok önemli” dedi.

DÜZENLİ MUAYENE İÇİN BELİRTİYE İHTİYAÇ YOK

Kadınların herhangi bir belirtiyi beklemeden düzenli olarak yılda bir kez jinekolojik muayenelerini yaptırmalarının hayati olduğunun altını çizen Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Dr. Cem Yalçınkaya, “Erken evrede tespit edilmiş jinekolojik kanserlerin neredeyse hepsinde kanserden tamamen kurtulmak mümkün. Hem kadınlarda hem de erkeklerde ilerleyen yaşa bağlı olarak kanser riskinin arttığı biliniyor. Menopoz sürecinin de 48 ve 50’li yaşlarda başlaması göz önüne alındığında özellikle bu dönem ve sonrasında sık görülen kanser türlerine karşı dikkatli olmakta fayda var. Hiçbir şikâyet olmasa da gerekli taramaların yapılması erken tanı için hayat kurtarıcı” diye konuştu.

Vajinal ya da rektal kanama, bölgesel inatçı kaşıntılar, geçmeyen şişkinlik, hazımsızlık, kabızlık ve ishal gibi belirtilerde zaman kaybetmeden jinekolojik muayene yaptırılması gerekir diyen Uzm. Dr. Cem Yalçınkaya, “Vajinanın dış tabakası olan vulvada görülen inatçı kaşıntıların altından nadiren de olsa kanser çıkabiliyor. Cinsel ilişki sonrası kanama ya da anormal akıntılar rahim ağzı kanserinin bir belirtisi olabilir. Şişkinlik, hazımsızlık, kilo kaybı, çabuk doyma gibi şikayetler ise, daha az görülen yumurtalık kanserine işaret edebilir. Kolon kanseri de kabızlık, ishal ve rektal kanama gibi şikayetlerle kendini gösterebilen bir kanser türü” dedi.

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.

Gizlilik Politikasını Oku