Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the ad-inserter domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/iyilikveguzellik.com/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114
Dervişoğlu: Yine dağ fare doğurdu!

Dervişoğlu: Yine dağ fare doğurdu!

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, açlık sınırının 21 bin, yoksulluk sınırının ise 72 bin lira olduğu bir ülkede işçiye reva görülen 22 bin 104 liralık asgari ücretin sadaka bile olmadığını söyledi.

ANKARA (İGFA) – İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.

TBMM Genel Kurulunda kabul edilen 2025 yılı bütçesine değinen Dervişoğlu, bu konuda hükümeti eleştiren Dervişoğlu, bütçenin, il ve ilçe kongrelerindeki listeler kadar inceleme ve değerlendirmeye değer görülmediğini, ortada bütçe diye bir şey kalmadığını savundu.

Gelinen noktada emeklinin yine hakkını alamadığını söyleyen Dervişoğlu, “Memur yine ay sonunu göremeyecek, öğrenci yine tek öğünle günü geçirecek, işçi grev yasaklarıyla susturulacak, hastalar yine kuyrukta bekleyecek, diplomalı yoksul gençler yine çaresizce iş arayacak; anaların, babaların endişesi artarak devam edecek.” sözlerini sarf etti.

Asgari ücret tartışmalarını anımsatan Dervişoğlu, “Türkiye, iktidarın sürekli ateş taşıdığı bir asgari ücret cehennemine döndü. Günü, saati, dakikası belli olan, ihtiyacın ve kaynakların ne olduğu, hesaplama modüllerinin nasıl olduğu bilinen asgari ücret tespitinde yapacakları üç kuruş zammı görüşüp durdular. Sonuçta yine dağ fare doğurdu. Devlet kendi vergisine, harcına, kağıdına, mührüne neredeyse yüzde 50 zam yapmışken, çarşıda etiketler halen yüzde 100 artarken, iktidarın gözü emekçinin avucundaki kırıntılardadır” dedi.

Dervişoğlu, 28 bin liranın altındaki bir asgari ücretin rasyonel olmayacağını, bu konudaki düşüncelerini her ortamda dillendirdiklerini hatırlattı.

Enflasyonun vatandaşı ezdiği bir ekonomik düzende asgari ücrete yılda 2 kere zam yapılmasının bir zaruret olduğunu, bunun sadece bir vatandaşlık hakkı değil aynı zamanda bir insan hakkı olduğunu söyleyen Dervişoğlu, bundan sonra uğradığı haksızlıklar için yollara ve meydanlara çıkan herkesin yanında olacaklarını kaydetti. 2025 yılı bütçesinin, “Bismillah” demeden yaklaşık 2 trilyon lira açık verdiğini anlatan Dervişoğlu, “Yıllara göre değişen dolar kuru ile hesaplandığında son 22 yılda 4 trilyon dolardan fazla vergi toplanmıştır. Hala gelir gider dengesi tutmuyor ve çözüm yeni vergilerde aranıyorsa bunun adı ekonomik kriz değil, yönetim ve iktidar krizidir.” diye konuştu.

Türkiye’de artık yoksulluğun değil, derin yoksulluğun konuşulduğunu ifade eden Dervişoğlu, “Kasım 2024 sonu itibarıyla 4 kişilik bir aile için açlık sınırı 21 bin liraya ulaşmış, yoksulluk sınırı 72 bin lirayı geçmiştir. Bu ailenin 3 ferdi AK Parti’nin icat ettiği saat uygulamasıyla karanlıkta uyanıp, üçü birden gün boyu çalışıp, asgari ücretle kazansa üçünün kazandığı para AK Parti iktidarının yarattığı yoksulluk sınırına ulaşamıyor. Yol, yemek, elektrik, su, doğal gaz, kira, eğitim, sağlık masrafı derken giderler tombul, gelirler cılız, kiralarsa yine azgın ve kuyruklar yine alabildiğine uzun ve suskun; saray ise milletin derdine yine kör yine sağır. İşte bayrağın indirildiği yer tam burasıdır. Bayrağın yerden kaldırılıp göndere çekilmesi gereken yer de burası olacaktır.” dedi.

Dervişoğlu, herkesin asgari ücret düzeyinde, en düşük standartlarda yaşamaya mahkum edildiğini, tüm dünyada başlangıç ücreti olarak tanımlanan asgari ücretin Türkiye’de referans ücret haline geldiğini de savundu.

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.

Gizlilik Politikasını Oku