Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun ile ikili görüşmeleri tamamlarken, Türkiye-Cezayir ilişkilerinin ahdî zeminine önemli katkılar sağlayacak muhtelif anlaşma ve mutabakat metinler imzalandı. Erdoğan, esirlerin iadesiyle ilgili Katar’la müşterek bir çalışma içerisinde süreci devam ettirmek istediklerini söyledi.
ANKARA (İGFA) – Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevkidaşı Tebbun tarafından Cezayir Huari Bumedyen Havalimanı’ndaki karşılama töreninin ardından Şehitler Anıtı’nı ziyaret etti.
Ziyaretin ardından Cezayir Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, buradaki resmî karşılama törenin ardından Tebbun ile ikili görüşmeye geçti.
İletişim Başkanlığı’ndan aktarılan habere göre Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Tebbun arasında gerçekleşen ikili görüşme, yaklaşık 2 saat sürdü.
İkili görüşmenin ardından, heyetler arası görüşmeye geçildi.
Görüşmelerde, ikili münasebetlerin yanı sıra Gazze ve işgal edilmiş Filistin topraklarında yaşanan İsrail saldırıları başta olmak üzere, bölgesel ve küresel meseleler hakkında fikir teatisinde bulunuldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun’la düzenlediği ortak basın toplantısında, Filistin’de yaşanan insani dramı da konuştuklarını belirterek, “Cezayir, Filistin davasına en güçlü, en samimi desteği veren ülkeler arasında yer alıyor. Her iki ülkenin de vicdan aynasında makes bulan Filistin meselesinde Cezayir’in kararlı duruşunu takdir ediyoruz. Toplu cezalandırmaya dönüşen ve savaş suçu teşkil eden İsrail saldırılarını hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Hastane, ibadethane, okul, her koşulda koruma altında olması gereken mekanların hedef alınması, halkın göçe zorlanması vicdansızlıktır, barbarlıktır” dedi.
“Önceliğimiz Gazze’de kalıcı ateşkesin tesisi ve insani yardımların engelsiz şekilde bölgeye intikalidir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu yönde basına yansıyan haberleri biz de takip ediyoruz. Biz de sürece gereken katkıyı sunuyoruz. Filistin meselesi, adil bir siyasi çözüme kavuşturulmadan bölgemizde kalıcı barış ve istikrarın tesisi mümkün değildir. 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin tesisi artık kaçınılmazdır. Bu doğrultuda elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. İsrail ve Filistin’in üzerinde mutabık kalacağı adil bir barışın uygulanmasında bölge ülkeleriyle birlikte garantör olarak elimizi taşın altına koymaya hazır olduğumuzu açıkladık” dedi.
Konsey Toplantısı dolayısıyla