Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the ad-inserter domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/iyilikveguzellik.com/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114
Akciğer kanserini en çok o etkiliyor!

Akciğer kanserini en çok o etkiliyor!

Akciğer kanserinin genetik olmaktan ziyade sigara, kötü hava, çalışma ortamı gibi dış etkenlerden kaynaklandığını ifade eden uzmanlar, akciğer kanserini en çok etkileyenin sigara olduğunu söylüyor.

İSTANBUL (İGFA) – Akciğer kanseri ve aşı tedavisi hakkında bilgi veren Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Dahiliye Uzmanı Prof. Dr. Aytaç Atamer,  akciğer kanserini en çok etkileyen sigara olduğunu kaydetti.

Dünya ve ülkemizde hızla yaygınlaşan kanserin, erkeklerde prostat kanserinden, kadınlarda ise meme kanserinden sonra en sık görülen türünün akciğer kanseri olduğunu belirten Prof. Dr. Aytaç Atamer, “Akciğer kanserini en çok etkileyen sigaradır. Akciğer kanseri ani kilo kaybı, nefes darlığı ve çeşitli ağrılarla kendini gösterebilir. Kanser tanısını koyduktan sonra, en önemli nokta akciğer patolojisini saptamaktır.” dedi.

Akciğer kanserinin, küçük hücreli olan ve küçük hücreli olmayan olmak üzere ikiye ayrıldığını ifade eden Prof. Dr. Atamer, “Küçük hücreli akciğer kanseri sigara ile eşleşiyor. Yüzde 15-20 oranında küçük hücreli akciğer kanseri görülüyor. Akciğer kanseri genetik olmaktan ziyade dış etkenlerden etkileniyor.  Bunların başında sigara, kötü hava, çalışma ortamı gibi unsurlar geliyor. Akciğer kanseri tanısı konduktan sonra tedavi edilmesi için evrelendirilmesi yapılıyor. Akciğer kanserinin patolojisine ve evresine göre tedavi yolu belirleniyor.” dedi.

Akciğer kanserinde cerrahi müdahale, kemoterapi, radyoterapi ya da bunların birleşimiyle oluşan tedavi yollarının izlenebildiğini anlatan Prof. Dr. Aytaç Atamer, “Akciğer kanseri ufak bir alandaysa lobektomi denilen tedavi kullanılır. Kanser büyük bir alandaysa prörektomi tedavisi yani akciğerin bir kısmı ya da hepsi alınır. Akciğerin tamamı çıkarıldığı durumlarda fonksiyonel etkilenmekle birlikte normal hayatın sürmesi devam ediyor. Küçük bir kısım yani bir lob alındığı zaman ise fonksiyonel etkisi çok az olacaktır. Akciğer kanseri tedavisinden sonra cerrahi operasyonlardan geri kalan akciğer dokusu kısmen kendini yenileyebilirken, bir karaciğer hücresi gibi kendini tamamen yenileyemez. Akciğerin tamamı çıkarılsa da yaşam devam ediyor. Bununla birlikte bireyin eforu da artıyor.” diye konuştu.

AKCİĞER KANSERİNDE AŞI TEDAVİSİ

Akciğer kanseri tedavisinin, erken teşhis durumunda hastalığın tamamen iyileştirilmesine olanak tanıdığını da kaydeden Prof. Dr. Aytaç Atamer, ilerleyen evrelerde ise tedavi ile hastalığın baskılanması veya semptomların kontrol altına alınmasının hedeflendiğini söyledi.

Akciğer kanseriyle ilgili yeni tedavi yöntemleri üzerindeki çalışmaların sürdüğünü ifade eden Prof. Dr. Aytaç Atamer, “Son yıllarda aşı tedavisi de söz konusu. Özellikle ileri evre akciğer kanserinin tedavisinde aşı tedavisi kullanılmalıdır.” dedi.

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.

Gizlilik Politikasını Oku